Tahliye taahhütnamesi nedir? Ev sahipleri ve kiracılar arasında imzalanan hukuki belge niteliğinde olan tahliye taahhütnamesi resmi evrak içinde yer alır. Bu evrakların belli geçerlilik şartları bulunmaktadır. Bu belgenin en önemli yöne ise ev sahibinin bir nedene ihtiyaç duymadan kira sözleşmesini bitirebilmesidir. Peki; tahliye taahhütnamesi geçerlilik şartları nelerdir? Zamanı geldiği halde tahliyenin yapılmaması durumunda kiracının cezai şart ödemesi belirlenmişse bu da geçerli oluyor.
Dört temel başlık çerçevesinde geçerlilik koşullarını ele almak mümkündür. Bu şartları sağlayan evrakın geçerliliği sağlanmaktadır. Sıralamak gerekirse:
Karşılıklı olarak imzalanan bu evrakla birlikte belirlenmiş olan tarihte kiracı ihtar almayı beklemeden tahliyeyi gerçekleştirmekle yükümlüdür. Süre geldiği zaman başka bir işlem yapılmadan kiracı çıkartılabilir. Geçerlilik şartlarını sağlamaya dikkat etmek gerekiyor. Sözlü gerçekleşen taahhütlerin kanuni bir dayanağının olmadığını hatırlatmakta yarar vardır. Elbette ki tahliye taahhütnamesi geçerlilik şartlarını sağlamak için dikkat edilmesi gereken birtakım unsurlar mevcuttur!
Kiracıların kimi durumda var olan taahhüde itiraz etmeleri görülen bir durumdur. Genellikle savunma, böyle bir belgenin imzalanmadığı, imzalarken özgür iradeden yoksun olunması ve ev sahibinin evrakı anlaşamaya aykırı şekilde doldurulduğu şeklinde yapılır. Böyle sorunların önüne geçebilmek için noter onaylı yahut noterce düzenlenmiş olan taahhütlerin hazırlanması gerekiyor. Böylece tahliye gündeme geldiği zaman; yasal prosedürler de hazırlanmış olur.
Kiracı bizzat belgeyi imzalayamıyorsa yetkili kıldığı bir vekil aracılığıyla bu işlemi yapmalıdır. Eş, çocuk, kardeş gibi yakınlarla yapılan taahhütler geçersiz sayılacaktır. Zira sözleşme bitiminde sonuçtan etkilenen kiracılar olmaktadır. Tarih kısmı da net olarak doldurulmalıdır. Gün, ay ve yıl belirtecek şekilde yazılması önemlidir. Birden fazla kişiye kiralama söz konusu olduğunda tüm kiracılardan taahhütname alınmalıdır. Bu noktada taahhütnamenin tüm kiracılar tarafından imzalanmış olmasına da dikkat etmek gerekmektedir.
Çoğunlukla ev sahibini koruduğu düşünülen anlaşmada kiracılar da dolaylı olarak korunur. Kiracı müşkül bir durum nedeniyle sözleşmeyi imzalarsa ve bunu ispatlarsa sözleşme geçersiz oluyor. Bu nedenle Tahliye taahhütnamesi kapsamında önem kazanan bir nokta da tarafların özgür iradeleriyle karara varması gerekliliğidir. Ayrıca tahliye taahhüdünün alınacağı konutun aile konutu olması halinde diğer eşin de onayı olması faydalıdır. Usullere uygun bir evrak hazırlamak için bu hususlara dikkat etmek önem taşımaktadır.
Taahhüt edilen tarihten on beş gün önce tahliye için kiracıya yazılı bildirim yapılmalıdır. Tarih geldiği halde kiracı evi boşaltmadıysa ev sahibi bir ay içinde icra takibi yapma hakkını saklı tutar. Sulh hukuk mahkemelerinde de dava açma hakkı vardır. Taşınmazın bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemesine başvurulmalıdır. Bir aylık süre önemlidir. Bu süre dolduktan sonra taahhüde dayandırılarak icraya başvurmak mümkün değildir. Gerekli tüm işlemlerin süresi içinde yapılmasına dikkat etmek gerekiyor.
İcra takibi başlatmak isteyen ev sahibi tahliye taahhütnamesi kapsamında ihbar ve ihtara gerek duymaz. Kendisi ya da avukatı vasıtasıyla bu işlemi yapabilmektedir. Kiracının icra takibine itirazı durumunda konu icra mahkemesine taşınacaktır. Bu süreçte deneyimli bir avukatla birlikte çalışmak işleri kolaylaştırmaktadır. Bundan dolayı tahliye taahhütnamesi sürecinin bu alanda uzman olanlar tarafından yönetilmesi şarttır. Böylece tahliye prosedürüne uygun bir şekilde kiracının tahliyesi de mümkün olmaktadır.
